Pisagor doğduğunda Batı felsefesi emeklemeye başlamıştı. İyonyalı filozofumuz, matematikçi ve Pisagorculuk olarak bilinen akımın kurucusudur. En çok bilinen ve lisenin ilk yılı gördüğümüz teoremi Pisagor teoremidir. "Sayıların babası" olarak anılmasıyla beraber öğrencileriyle beraber her şeyin matematikle ilgili olduğuna inanmışlardır. Kendisini filozof yani bilgeliğin dostu olarak adlandıran ilk kişiydi. Pisagor'un kendisine ait hiçbir yazılı metin bırakmamasına rağmen öğrencilerinin yazılarında anlattıklarıyla sınırlıdır.
dünyanın kelimenin tam
anlamıyla matematik tarafından kurulduğunu söylemek istiyordu.
"Dünya Neden Var?, JIM HOLT"
Pisagor Akademisi
Pisagor dindar ve batıl inançları olan biriydi. Reenkarnasyona ve ruhların geçişine inanırdı. İtalya'ın güneyinde, kendisini neredeyse mesih ilan ettiği dini bir tarikat bile kurmuştu. Öğrencileri komünde toplu halde yaşarlardı. Pisagorcular olarak binilen bu öğrenciler onun fikirlerini mistik vahiyler olarak görürlerdi.
Pisagor tüm dik açılı üçgenlerin arkasındaki ilkeyi ve bunun evrensel bir gerçek olduğunu ortaya çıkarmıştır. Bu o kadar sıra dışı bir buluştur ki, Pisagorcular tarafından tanrısal bir esin olarak görülmüştür.
Akıl ölümsüz, diğer her
şey ölümlüdür.
"PİSAGOR"
PİSAGOR TEOREMİ
Klasik mimari Pisagorcu matematik oranlarını izler. Baştanbaşa kullanılan uyumlu biçimler ile oranlar daha küçük kısımlar için azaltılarak kullanılır ve yapının tümünü oluştururlar.
Pisagor hakkında tüm bildiklerimiz bize başkaları aracılığıyla aktarılmasına ve yaşamının apaçık gerçekleri bile tahmine dayalı olmasına rağmen kendisine atfedilen fikirlerle kendisinin de açıkça teşvik ettiği yarı efsane bir statüye ulaşmıştır. Bu fikirlerin gerçek sahibi olması ya da olmaması çok önemli değildir, esas önemli olan felsefi düşünce üzerindeki büyük etkisidir.
Akıl ölümsüz, diğer her
şey ölümlüdür.
"PİSAGOR"



Hiç yorum yok:
Yorum Gönder